Kapitalizmin Kara Cuması

İlhan Vardar tarafından tarihinde yayınlandı

574 views

Black Friday, ABD’de Şükran Günü’nden sonra gelen ilk Cuma gününe denir.

Bugün 1932’den bu yana Noel alışveriş sezonunun başlangıcı kabul edilir. Mağazalar çok erken saatte açılır, geç kapanır ve beklenmedik derecede indirimli satış yaparlar.

Black Friday bir resmi tatil sayılmaz. Kanada ve Ingiltere’de de Black Friday günü vardır ve Amazon gibi internet üzerinden iş yapan çeşitli şirketler de indirimli satış yaparlar.

Bu alışveriş gününe tarihte ilk defa 1961 yılında gazetelerde Black Friday olarak bahsedilmiştir. O günde, Philadelphia’da, alışverişten dolayı oluşan yoğun trafik ve zorluklar nedeniyle bu isim verilmiştir.

Son yıllarda, bu gün, hem insanlar hem de mağazalar için olumlu şekilde karşılanmaktadır. 

Mağazalarda, Black Friday gününde, aşırı kalabalıktan dolayı kaza oranı artmıştır. Örneğin, alışverişte kullanılan arabalar müşterilere ya da çalışanlara çarpıp, yaralanmalarına sebep olmaktadır. 2006 yılında, ABD’nin Columbus, Ohio şehrindeki asi Walmart müşterileri, kapılar açılır açılmaz içeri taşıp, çalışanların mallara çarpıp, yaralanmalara sebep olmuşlardı.

2008’de ise, ABD’nin Valley Stream, New York şehrindeki sabah 5’deki açılışını bekleyen müşteriler, kapılar açılır açılmaz içeri girip, hem kapıyı kırdılar, hem de 34 yaşındaki bir çalışanı ezip, ölümüne sebep oldular.

Müşterilerin bu çalışanın başına gelen üzücü olaydan hiç suçlu hissetmedikleri gözlemlenmiştir.

2010 yılında, Buffalo, New York’ta da Target mağazasında benzer bir olay olmuştur. Bazı müşteriler, uzun kuyruklara aradan girmeye kalkışıp, başka müşterileri tehdit etmişlerdir.

 2010 yılında, ABD’nin Madison, Wisconsin şehrindeki bir kadın, Toys ‘R’ Us mağazasında kuyruklara aradan girip itiraz edenleri vurmakla tehdit ettiği için tutuklandı.

2012’de ise, ABD’nin Tallahassee, Florida şehrinde, Walmart’ın park yerinde, iki kişi park etme meselesinden dolayı vuruldu. Black Friday günündeki şiddete rağmen, bu gün ABD’de çok meşhurdur.

Evet sadece Amerika’da değil artık tüm dünyada meşhur olmuştur.

Aslında gittikçe artan şiddet olaylarına Black Friday’de eklenmiş ve şiddetin artmasına davetiye çıkarmaya başlamıştır.

Kapitalizmin orta sınıfı lükse alıştırması da Kara Cumanın etkilerini arttırmaktadır.

Fakat benim esas anlatmak ve örneklemek istediğim özellikle ülkemizdeki kapitalizmin ticari ahlaksızlığı.

Öncelikle şu soruyu sormakta yarar var. Bu çılgın indirimler gerçek mi?

Yoksa önce şişirilip fiyatlar sonradan mı indiriliyor acaba?

Ya da indirim günlerinde fason kalitesiz ürünler mi üretiliyor. Bu satırları yazarken aklıma gelen bir anekdotu aktarmak istiyorum.

1980’lerin başı. Hac dönemi Hicaz bölgesi. Japon’lar teknolojik ürünleri yolluyorlar. Bakıyorsunuz aynı ürün biri diğerinin yarı fiyatı. Elinize alıyorsunuz ucuz olan daha hafif ve kalitesiz. Arkasını çeviriyorsunuz Made in Japan ve Made in Malesiya üretimi.

Hacılar ne yapacak ucuzu tercih edecek. Genelde tüm ürünlerde bu böyle.

İngilizlerin bir lafı vardır “Ucuz mal alacak kadar zengin değilim” derler.

Ama kapitalizm artık o eski kaliteyi çok aşağı çekti. Tekeller çocuk işçi çalıştırarak 3. Dünya ülkelerinde ürettirdikleri malları yüksek fiyatlara pazarlıyorlar.

Daha çok tüketim daha çok tüketim.

Üretiği halde sömürülen 3. Dünya ülkeleri.

Bizim kapitalistlerimiz ise ahlaksızlığın daniskasını yapıyor.

Sizler için derlediğim fiyat aralıklarını sunuyorum.

Öncelikle 40 yıldır içtiğim ve bağımlısı olduğum bir içecek fiyatından bahsediyorum. Yıllardır bu ürünün kilogram fiyatı değil 245,00 TL 100,00 TL’ye bile çıkmadı.

245,46 TL105,00 TL

Diğer sitelerdeki fiyatlar : 95,00 TL, 99,90 TL, 90,00 TL Tabi alışverişte birde belli bir rakama ulaşamazsanız kargo ücreti ödüyorsunuz.

1.129,90 TL 669,90 TL Breh breh breh. En ahlaksızı bu incelediklerim arasında fiyatları şişirip indirim yapıyor. Diğer sitelerdeki aynı ürün fiyatları

 699,00 TL sözde indirimli fiyat  489,00 TL Bir başka site 449,70 TL Bir diğeri 448,88

Üretici firmanın gerçek satış fiyatını merak ettiniz sanırım. Sakın şaşırmayın 409,00 TL Hatta ilk kez o firmadan ürün alacaklara %15 İndirim yapıyor. Size maliyeti yaklaşık 340,00 TL ye geliyor.

Gelelim aynı marka aynı model bir diz üstü bilgisayar fiyat karşılaştırmasına:

10.642,71 TL 7.839,00 TL bu siteyi tanıdınız artık sanırım  ismen değil tabiî ki bindirip indiren site. Diğerlerinde ki rakamlar :7,899,00,- 7998,99,- 7712,59

Ütü örnek bir marka ve model seçtim.

1.949,90 TL 1.499,00 TL- 1,200.00 TL – 1,300.00 TL’den 999,00TL düşmüş ama tükenmiş.

Diğer Ürünlerden örnekler ;

5.440,00 TL 5.194,66 TL – 5,199.00 TL -5,350.00 TL

 

4.299,00 TL3.478,00 TL sepette  3,251.00 TL, – Diğer Siteler 3,099.00 TL,- 3,299.00 TL,- 3,205.30 TL

 

Bir başka ürün :

4.099,00 TL2.999,01 TL, –  Sözde 3,999.00TL 2,922.00 tL’ye düşüyor sepettede 2,834,34TL oluyor.  – 2,799.00TL – bir başka site 2,829.00 TL

Örnekleri çoğaltmanın anlamı yok sanırım.

Tabi bence burada öncelikli sorun üretici firmaların ürünlerini takip etmemesi. “Satılsın da ne olursa olsun vatandaş ne imiş bizim sömürgelerimiz değil mi?”

İkinci önemli sorun Devlet’in takip ederek ceza vermemesi. (Yanılmıyorsam 1980 öncesi ülkemizde 2 kez indirim yapılıyordu. Biri ilkbahar diğeri sonbahar ve gerçek indirimler olup devlet denetiminde idi)

Üçüncü sorun Tüketici derneklerinin ilgisizliği.

Bu satırların yazarı olarak bu yazı ile suç duyurusu yapmak istiyorum.

Öğrencilik yıllarımda “sanat sanat için midir, sanat halk için midir” diye bir tartışma vardı. Ben her şeyde olduğu gibi sanat’ın da halk için olması gerektiğine inananlardanım.

Diyeceksiniz ki nereden buraya geldik.

Sanatçılarımızın kapitalizmin ticari ahlaksızlığına alet olarak sanatlarını halktan yana kullanmaları ve bu tür çılgın tüketim alışkanlığı yaratan reklamlarda oynamaları konusunda maalesef sadece üzüntümü belirtmek istiyorum.

Sanatçı halktan yana muhalif demektir bence.

Nokta.

İlhan VARDAR

Kategoriler: Gündem

0 yorum

Bir cevap yazın

Avatar placeholder

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

RSS
Follow by Email
Instagram